Ermenistan ve İsrail samimi olmalı

Ermenistan ve İsrail samimi olmalı

AK Parti Grup Başkanvekili Turan ile muhalefetin ittifak ve aday arayışı ile Ukrayna, Yunanistan, Ermenistan ve İsrail başta olmak üzere bölgesel gelişmeleri değerlendirdik...

Gündem iç politikada Millet İttifakı’nın temasları ve aday arayışları. Dış gündem ise Ukrayna krizi, Yunanistan’ın silahlanması, Doğu Akdeniz, teröre dış destekler, Ermenistan ve İsrail ile yeni dönem.

Bu konuları AK Parti Grup Başkanvekili Bülent Turan ile değerlendirdik. Muhalefetin bir proje ittifakı gerçekleştirmeye çalıştığını belirten Turan, “Göreceksiniz adayları zarfla verilecek ve hepsi bu talimata tıpış tıpış uyacak” diyor.

Yunanistan’ın silahlanarak kendi kaybedeceğini belirten Turan, Ermenistan ve İsrail’in de eğer normalleşmek istiyorsa öncelikle samimi olması gerektiğinin altını çizdi. Turan Milliyet’in sorularını şöyle yanıtladı:

TALİMATA TIPIŞ TIPIŞ UYACAKLAR

- Muhalefet cumhurbaşkanı adayı olarak niye isim belirleyemedi, nasıl biri olur? Anlaşabilirler mi?

Millet İttifakı, değerlerinden, savundukları ideolojilerinden taviz verecek kadar tamamen seçim kazanmak üzerine kurulmuş bir birlikteliktir. Böyle bir ittifakın cumhurbaşkanı adayı belirlemesi elbette kolay olmayacaktır. Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarından dünden razı olduğu görülüyor. Ancak tek rakibi diğer genel başkanlar değil. Kendi partisinden dahi rakipleri var. Hal böyle olunca, isim belirlemelerinin de kolay olmayacağını düşünüyorum. Göreceksiniz adayları zarfla verilecek ve hepsi bu talimata tıpış tıpış uyacak. Bu trajikomik sürecin nereye varacağını şimdi ben de merak ettim.

BİR ARPA BOYU YOL ALAMADILAR 

- Muhalefetin sertleşmesini nasıl yorumluyorsunuz?

Muhalefet, demokrasilerin olmazsa olmazıdır. İktidarlar, her yerde, her sistemde olur. Önemli olan muhalefetin olmasıdır. Eleştiri, tartışma olacak, baş tacı. Ancak rekabetin etik bir çerçevede olması gerekir. Bazı muhalefet liderleri bazen öyle ifadeler kullanıyorlar ki, o ifadeleri telaffuz etmeye dahi terbiyemiz müsaade etmiyor. Öyle bir parti kültürü oluşturdular ki, parti içinde yükselmenin yolu adeta küfretmekten geçiyor. Siyasetin bizlere yüklediği sorumluluklar var. Muhalefetin sertleşmesi bizlere korku vermiyor. 20 yıldır bu üsluplarıyla geldikleri yer başladıkları yerin ta kendisi. Yüzde 25 oy oranı yüzde 26 oldu mu? Hayır. Bir arpa boyu kadar yol alamadılar, alamazlar.

- Millet İttifakı başarılı olabilir mi?

Millet İttifakı, kendilerinin de ifade ettiği gibi bir proje ittifak. Böyle ittifakların ne güçlü bir şekilde bir arada durması ne de milletin sinesinde karşılık bulması mümkün. Düşünsenize, yıllardır adeta varoluş sebepleri birbirlerinin ideolojilerine karşı olmalarından kaynaklanan, birbirlerine karşı savundukları değerlerin savaşını veren, taban tabana zıt birliklerin ittifakı ne kadar sağlıklı olur? Tek ortak yanları var, o da Erdoğan düşmanlığı. Dolayısıyla böyle bir ittifakın başarılı olmasından söz edilebilir mi? İstedikleri kadar paydaş sayılarını artırma gayretine gitsinler, aziz milletimiz her şeyi görüyor.

YUNANİSTAN SİLAHLANARAK KAYBEDER

- Yunanistan’ın silahlanmasını ve Doğu Akdeniz gelişmelerini nasıl değerlendiriyorsunuz?

Bizler komşularımızla, bölgemizdeki ülkelerle, tüm ülkelerle her zaman iyi geçinmeyi, ilişkilerimizi güçlendirmeyi, dostluk ve diyalog içinde hareket etmeyi isteriz. Tüm ülkelerin haklarına saygı duyduğumuz gibi, bizim haklarımıza da saygı duyulmasını isteriz. Yunanistan’ın silahlanması, bizim için değil, kendileri açısından bir tehdit olur. Silahlanıp ne yapacaklar? Türkiye ile Yunanistan’ın askeri olarak kıyası mümkün bile değil. Bu eylemleriyle, hiçbir kazanımları olmaz, aksine kaybederler. Tarih de buna şahit. Yunanistan NATO müttefiki ruhuna uygun davranmıyor. İki ülke arasında yaşanan süregelen gerilimi tırmandırıcı açıklamalar sadece Yunanistan’a değil, Avrupa’ya da zarar verir. Burada şımartanlar da sorumludur. İstiyorlar ki Türkiye, Doğu Akdeniz’deki haklarından vazgeçsin. İstiyorlar ki Türkiye, Doğu Akdeniz’deki varlığını sonlandırsın. İyi bilinmelidir ki Mavi Vatan da bizim için ana vatandır. Artık eski Türkiye yok. Haklarımıza saygı duyuldukça, herkesle ilişkilerimizi geliştirmek, güçlendirmek isteriz. Ancak Türkiye, haksızlığa, adaletsizliğe karşı da sahada ve masada kararlılıkla hareket edecek, haklarımızı savunacak kudrete sahiptir. Yeri geldiğinde Türkiye nasıl Kapalı Maraş’ta, Doğu Akdeniz’de, Libya’da, Suriye’de ve Karabağ’da kararlı duruşunu gösterdiyse, bundan sonra da üzerine düşeni yapmaktan geri durmaz.

 DÜNYA TÜRKİYE’SİZ OLMAZ

- Ermenistan ve İsrail ile ilişkilerin yeniden başlamasını nasıl değerlendiriyorsunuz?

Biz tüm ülkelerle ticaret hacmimizi büyütmek, siyasi ilişkilerimizi güçlendirmek, diyalogu artırmak isteriz. Düşmanlık gütmenin kimseye faydası olmaz. Ancak kırmızı çizgilerimizden, haklarımızdan, savunduğumuz değerlerimizden taviz vermeyiz, vermemeliyiz. Ermenistan da İsrail de eğer, normalleşmek istiyorsa öncelikle samimi olacaklar. Bizim uluslararası alanda bir vizyonumuz var. Bu dönemde de barış, güvenlik ve istikrar diplomasisinin hâkim olacağına inanıyorum. Sağduyuyla, sakin, aklıselim bir şekilde meselelere yaklaşmalıyız. Sadece bölge değil, dünya Türkiye’siz olmaz. Ülkemiz, uluslararası arenada tavrı merak edilen, duruşu dikkate alınan güçlü bir ülke.

ABD TERÖRİSTLERLE YOL YÜRÜMEMELİ

- Terörle mücadele ve ABD’nin terör örgütlerine desteğini stratejik ortak olarak nasıl yorumlarsınız?

Çok net altını kalın çizgilerle çizmek istiyorum. Terör sorunu, ülkemizin gündeminden sonsuza kadar çıkana kadar, hem sınırlarımızın içerisinde hem de dışında bu kararlı duruşumuz ve mücadelemiz sürecek. Devletimizin tüm birimleri terör belasının artık milletimizin canını yakmaması için adeta teyakkuzda.

Bizim gibi Amerika da bir NATO ülkesi, yani dışardan gelen saldırılarda, teröre karşı mücadelede müttefiklerimizden biri. Bizim dış politikada duruşumuz çok net. Her türlü teröre karşı duruşumuz çok net. Stratejik ortaklarımızdan ve müttefiklerimizden de bu duruşu beklemek en doğal hakkımız diye düşünüyorum. Teröre karşı ABD’nin bizimle aynı ruhla ve kararlılıkta yanımızda durması gerekirken, maalesef zaman zaman terör örgütleriyle yol yürüdükleri iddiasına şahit oluyoruz. Amerika’nın bu tavrının değiştirmesini, bir büyük ülkeye yakışan duruşu sergilemesini, net olmasını bekliyoruz.

ÇATIŞMAYI ALEVLENDİRMEKTEN KAÇINMALI

- Ukrayna krizini nasıl değerlendiriyorsunuz? Bölgede ne yapılmak isteniyor?

Dünyanın artık gerilime, kaosa değil, barışa ve huzura ihtiyacı var. Biz Türkiye olarak ülkelerin toprak bütünlüğünden yanayız. Burada gerilimi artırıcı, çatışmayı alevlendirecek adımlardan kaçınmak gerekir. Rusya’ya, Ukrayna’ya, Batı’ya bu konuda sorumluluk düşüyor. Bölgede yaşanacak bir istikrarsızlığın, çatışmanın hiç kimseye faydasının olmayacağı gibi dünyada yeni bir göç sorunu da doğuracaktır. Barış adına, huzur adına, diyalog adına, üzerimize düşeni yapmaya hazırız. Türkiye olarak, hem Ukrayna hem Rusya hem de tarafların bir araya gelmesi için arabuluculuk dahil her katkıyı sunmaktan geri durmayız.

Haber Kaynağı; https://www.milliyet.com.tr/yazarlar/abdullah-karakus/ermenistan-ve-israil-samimi-olmali-6691022?sessionid=4